Türkiye-Çin İlişkilerinde Xinjiang bir dönüm noktası oluyor


Türkiye-Çin İlişkilerinde Xinjiang bir dönüm noktası oluyor

Çin Komünist Partisi (ÇKP) uluslararası İlişkiler bakanlığı ekonomik iş birliği merkezinin düzenlediği Çin’de yerleşik Türkiye, Rusya, Japonya, Fransa, Myanmar, Tanzanya, Meksika, Yeni Zelanda, G. Kore, Suriye, Lübnan, İtalya gibi ülkelerden 23 ticari temsilcinin katıldığı Xinjiang gezi heyetine Vatan Partisi Çin temsilcisi Adnan Akfırat temsilcilik yaptı. Akfırat’ın temsilcilik yaptığı heyeti Xinjiang parti sekreteri Ma Xingrui kabul etti. Uygur özerk bölgesi başkanı Erkin Tuniyaz ise heyet onuruna yemek verdi. Xinjiang ile Türkiye arasındaki güvenli ticareti sağlamak için Urumçi Serbest Ticaret Bölgesinde Türk ihracat ürünlerinin satılması için lojistik merkezi anlaşması imzalandı. 

Kazak, Kırgız, Uygur, Han, Hui gibi farklı etnik gruplardan oluşan akordiyon grubu

Heyete özel karantina uygulandı ve heyet Xinjiang’taki kalkınma bölgelerini gezdi

Heyet başkanı Adnan Akfırat’ında içinde bulunduğu 3 kişiye Şanghay’da yaşanan virüs salgını çerçevesinde 7 günlük karantina uygulanması gerekiyordu. Fakat heyetin geziye dahil olabilmesi için heyete özel 3 günlük karantina uygulandı. 3 günlük karantina boyunca Xinjiang yerel hükümeti ve Çin Ekonomik İşbirliği Merkezi ile heyet arasında çevrimiçi toplantılar düzenlendi. 5 günlük gezide heyet Xinjiang eyaletine bağlı Urumçi, Turpan ve İli şehirlerindeki fabrikaları, turistik yerleri ve kalkınma bölgelerini gezdi. Heyet ilk gün Urumçi’de Terörle mücadele müzesini, Xinjiang kent planlama müzesini, Moshine tarım araçları üretim fabrikasını ve Yanghang camisini gezdi. İkinci gün üzümleriyle ünlü Turpan şehrindeki Volcano şarap fabrikasını, 2000 yıl önce Uygur Türkleri tarafından inşa edilmiş Karız kanallarını ve GAC araba üretim fabrikasını gezdi. Gezinin üçüncü gününde ise heyet İli’de yüzde 80’ninin Uygur, Kazak, Kırgız, Rus gibi etnik grupların yoğun yaşadığı Kazancı eski şehir merkezini, 1936 yılında altıgen şeklinde inşa edilmiş Liuxing (altı yıldız) Caddesini ve Akordiyon müzesini gezdi. Akordiyon müzesinde farklı etnik kökenlerden oluşan müzisyenler müzik dinletisi gerçekleştirdi. Gösteri sonunda müzisyenler birer birer etnik kökenlerini (Uygur, Kazak, Kırgız, Hui, Rus, Han..) söylediler ve hepimiz bir aileyiz diyerek gösterisini tamamladı. Akşam İli parti sekreterinin verdiği yemekte heyet başkanı Adnan Akfırat parti sekreterinin kadın olmasından mutluluk duyduğunu ve dünyadaki kadınların en özgür yaşadığı yerin Çin olduğunu vurguladı. İli parti sekteri “ili sokaklarında çıkıp gezmenizde hiçbir sınırlama yoktur. Gönül rahatlığında güvenli şekilde sokaklarda gezebilirsiniz.” dedi. Bunun üzerine heyet akşam İli sokaklarında serbestçe dolaştı ve halkla birlikte eğlence mekanlarında eğlendi. Gezinin dördüncü gününde heyet Ili’deki lavanta ve meyve bahçelerinden oluşan turizm bölgesini gezdi. Gezinin son gününde heyet için ekonomik ve ticaret sempozyumu düzenlendi. Sempozyum sonunda TUÇEM ile Xinjiang İpek Yolu Xiademen Teknoloji Şirketi arasında serbest ticari bölgede Türk ihracat ürünlerinin satılması için bir işbirliği anlaşması imzalandı.

Urumçi'nin en büyük camisi olan Yanghang camisi ve imamı

Xinjiang parti sekreteri Ma Xingrui: Xinjiang, Xi Jinping’in yolunu takip ediyor ve Nar gibi birleşiyor

Xinjiang parti sekreteri Ma Xingrui

Gezinin ikinci gününde yapılan toplantıda Ma Xingrui konuşmasında Adnan Akfırat’a teşekkür etti ve kendisiyle ilgili yazdığı yazıyı memnuniyetle karşıladığı belirtti. Bay Ma Konuşmasında; 18’nci ÇKP Kongresinde Xi Jinping’in kalkınma ve tüm etnik gruplara dokunmayı öne koyduğunu ve kalkınmanın tüm etnik gruplara dokunduğunu belirtti. Ma, tüm etnik grupları nar gibi birleştirmeyi öne koyduklarını da belirtti. Xinjiang’ın GSYİH, ihracat ve ithalatta tüm ulusal ortalamanın üzerinde olduğunun altını çizdi. Ma konuşmasında; “Xinjiang, Çin’in en büyük genişliğe sahip eyaleti ve en uzun sınıra sahip parçası, ayrıca Xinjiang Çin’in Avrupa’ya açılan kapısıdır. Xinjiang, İpek Yolunun ana koridorudur, geçmişte ve şu anda Xinjiang, batı ile doğu medeniyetinin ve ticaretinin buluştuğu yerdir. Xinjiang, Başkan Xi Jinping’in uzun dönemde kalkınma ve refah stratejisini takip ediyor. Xinjiang’ın yeni dönemdeki stratejisi etnik birliği, refahı ve kalkınmayı sağlamaktır. Xinjiang’ın GSYİH, ihracat ve ithalatta tüm ulusal ortalamanın üzerindedir. Bu yıl merkezi hükümet tarafından 500 milyon RMB Xinjiang’ın kalkınması için verildi. Dünyada tüm milletler etnik sorunlar yaşıyor. Biz tüm etnik grupları nar gibi birleştirmeyi öne koyuyoruz. Farklı etnik gruplar arasındaki değişimlerin birbirine bağımlılığı artırttığını görüyoruz.”

“Henüz daha çok yakın bir zamanda 5 Temmuz 2009’da bir terör saldırısı yaşadık. Fakat şiddet ve aşırılıklara karşı mücadele yasalara göre mücadele ediliyor ve kontrol altına alınıyor. Terör, tüm insanlığın düşmanıdır. 11 Eylül saldırısı da insanlığa karşı yapılmış bir terör eylemiydi. Fakat batılı ülkeler, özellikle ABD’nin ve Çin karşıtı kuvvetlerin sözde soykırım, zorla çalıştırma gibi yalanlarıyla karşı karşıya kalıyoruz. Biz sadece teröre karşı önlemler alıyoruz, terörle ve suçlarla mücadele ediyoruz. Bugün, ayrılıkçı ve aşırı dini terör fikirlerinden çok az kişi etkileniyor. Xinjiang’ı yasalara göre yönetiyoruz ve suçlarla yasalara mücadele ediyoruz. Hayvancılık ve tarım Xinjiang ekonomisinde önemli bir yeri oluşturuyor. Xinjiang’da Xi Jinping’in stratejisini takip ederek kalkınmayı arttırmayı ve refahı yükseltmeyi çalışıyoruz. Kalkınmayı sağlamak için ticari tren limanları inşa ediyoruz ve çöllerde yeşil enerji kalkınmasını sağlayacak yatırımlar yapıyoruz. Xinjiang’ta yoksulluğu ortadan kaldırmak için çalışıyoruz.” Bay Ma son olarak, Yoksulluğun ortadan kaldırılmasında Çin’in önemli başarı sağladığını bu nedenle Xi Jinping’in sadece Çin için değil dünya için iyi bir lider olduğu belirtti. Ximjiang parti sekreteri Ma Xingrui’nin konuşmasının ardından Xinjiang gezisine heyet başkanlığı yapan Vatan Partisi Çin temsilcisi Adnan Akfırat, bir konuşma gerçekleştirdi. Adnan Akfırat’ın konuşmasındaki vurguları;

Heyet Başkanı Adnan Akfırat: Türkiye, Çin ve Xinjiang'la daha fazla ticaret yapmak istiyor

Değerli Sayın Prof. Ma Xingrui, değerli Çin Ekonomik İşbirliği Merkezi Başkanı Sayın Dr. Peng Yong bu toplantıya katılmak benim için onurdur.  Sözlerime başlamadan önce ÇKP’nin 101. Yılını içten dayanışma duygularıyla kutluyorum. ÇKP’nin İkinci yüzyılında da benzer tarihi başarıları göstereceğinden, yüzyılımıza önderlik edeceğinden eminim. 

Adnan Akfırat konuşmasını yaparken

Sosyalist atılım içinde etnik sorunu çözdünüz. Sayın Profesör Ma Xingrui, ben her hafta Türkiye’de günlük Aydınlık gazetesine Çin ile ilgili güncel ve tarihi sorunları kapsayan makaleler yazıyorum. 10 Haziran günlü makalemi, sizin önderliğinizde Xinjiang’ın kalkınması ve halkın mutluluğunun artırılması için verilen olağanüstü mücadeleye ayırmıştım. “Daha fazla sosyalizm, daha mutlu Uygurlar” başlıklı yazımda, sizin Çin’e özgü sosyalizmin yeni döneminde Xi Jinping düşüncesi çerçevesinde, bilimi temel alan dirayetli önderliğinizin fark yarattığını belirttim. 

ÇKP'yi, Çin devletini, Xinjiang hükümetini ve bu çalışmalara önderlik eden en yetkili kişi olarak sizi candan kutlarım. Siz, günümüzde bir ülkedeki etnik sorunun en başarılı çözümünün sosyalizm tarafından yaratıldığını kanıtladınız. Son 6 yılda bir tek terör olayı olmadan, huzuru ve zenginleşmeyi, aydınlanmayı ve etnik uyumu yarattınız. Bu başarı, sosyalizmin başarısıdır. 

Hücama geçmeyi öneriyorum!

Mao Zedung’un öğrencisi olmakla övünen, 12 yıldır Çin’de yaşayan bir arkadaşınız olarak, Batı dünyasının Çin’in gelişmesini durdurmak için bir araç olarak kullandığı ve bir psikolojik savaş haline getirdiği Xinjiang yalanlarına karşı, savunma yapmayı bırakıp hücuma geçmeyi öneriyorum. Batı emperyalizmi, etnik hakları savunma iddiasıyla milletleri bölüp parçalayıp, büyük acılar çekmesine neden olurken, Çin, 56 farklı etnik kökenden güçlü, geleceğinden emin, mutlu bir Çin ulusu yarattı ve bu milletini gücünü seferber ederek yeni başarılara koşuyor. 

Vatan Partisi ve temsilcisi olarak şahsım, sizin bu tarihi önemdeki mücadelenize omuz vermek istiyoruz. Xinjiang’ın gerçek durumunu Türkiye kamuoyuna aktarmak için yayın alanında ve hatta merak eden insanları alıp Xinjiang’a getirmek için turizm alanında önümüzdeki geniş bir işbirliği alanı bulunuyor. Yayın ve turizm alanlarında ortak çalışma için hazırız.

Türkiye’nin gücünü seferber edelim 

Türkiye ile Xinjiang Uygur özerk Bölgesi arasındaki ilişkileri geliştirmek için koşullar elverişli hale geldi. 70 yıllık olumsuz dönemi geride bıraktık. Türkiye’nin NATO’ya üye olmasından sonra maalesef Türk devletinin iradesi dışında, ABD’nin güdümündeki gizli paralel devlet yapılanması olan Süper NATO aracılığıyla Türkiye, Çin karşıtı politikalara sürüklendi. 

Bu kapsamda Türkiye, “Doğu Türkistan” faaliyetlerin adeta üssü haline getirildi. 1947 yılında Türk devletinin içine yerleştirilen bu hain ur, 70 yıl sonra 15 Temmuz 2016’da NATO’nun başarısız darbe girişimi sonrasında Türk devletinin içinden temizlendi. 114 bin NATO uzantısı örgüt üyesi ya da ilişiklisi devletten uzaklaştırıldı. Şu anda Türkiye’nin cezaevlerinde NATO generalleri yatıyor. Günümüz Türkiye’sinin en önemli gerçeği budur. 

Mevcut Türkiye hükümeti, Uygur sorununun Çin ile ilişkilerde bir engel olmasını istemiyor ve Türkiye’de yaşayan Uygurları ABD’nin denetiminden çıkarmak için çalışıyor. Ben, bu konuda Cumhurbaşkanı’nın iki danışmanı ile birlikte sayın Cumhurbaşkanı’nın isteği üzerine bir çalışma yürütüyorum. Türkiye’deki Çin’i hedef alan ABD güdümlü ayrılıkçı faaliyetleri toptan bitirmenin koşulları vardır. Bu alanda birlikte çalışmamız gerekiyor. 

Türk devleti ve Türk iş dünyası Çin ile ve Xinjiang ile daha fazla ekonomik ilişki kurmak, ilişkileri normalleştirmek istiyor. Türkiye, samimi olarak Kuşak ve Yol Girişimi’nin kaliteli gelişimini destekliyor. 

TUÇEM ile Xinjiang İpek Yolu Xiademen Teknoloji Şirketi arasında işbirliği anlaşması imzalandı.

Xinjiang’ta Ekonomik işbirliğine biz hazırız

Sizin Xinjiang’ın kalkınmasını geliştirmek için Batıya açılması konusunda ne kadar kararlı olduğunuzu biliyoruz. Ancak dünyanın en saçma yaptırımlarından biri olan ABD'nin “Uygurlara zorla çalıştırma yasasıyla” karşı karşıyasınız. Xinjiang'ın ekonomik kalkınmasını ilerletmek için sonuna kadar yanınızdayız.

Ticaret bağlamında biz somut bir sorumluluk almak istiyoruz. Şirketimiz, Urumçi Uluslararası Gümrüklü Sahası’nda depo yeri ve Urumçi Uluslararası Ticaret Merkezi’nde Türkiye pavyonu kurmak için 250 metre karelik bir alanı kiralamak istiyor. 

Aynı zamanda Eurasia Expo’nun Türkiye temsilcisi olmayı arzu ediyoruz. Türkiye’nin dünya çapında ünü olan markalarını ve kaliteli ürünlerini Xinjiang üzerinden Çin'e getirmeyi ayrıntıları ile planladık. Daha önemlisi ayrılıkçı-aşırılıkçı güçlerin sızamayacağı bir ticaret ortamını kurumlaştırmak konusunda kararlıyız. Sizin bu konuda desteklerinizi bekliyorum.

Ayrıca Xinjiang firmalarının Türkiye pazarına girmelerinde rehber olacağız ve ihracatınızın artması için de çalışacağız. Bize bu imkânı verdiğiniz için teşekkür eder, söz konusu çalışmaları yapmak için önümüzdeki günlerde pek çok kez buluşmayı diliyorum. Saygılarımla.

Fransız temsilci Pierre Mirochnikof konuşmasını yapıyor

Diğer ülke temsilcilerinin konuşmaları 

Heyette diğer ülkelerin temsilcileri de kısa konuşmalar gerçekleştirdi. Fransız Pierre Mirochnikof konuşmasında iki Xinjiang olduğunu belirtti. ABD ve batı medyası tarafından yaratılan Xinjiang’ın illüzyon olduğunu, birlik ve beraberlik içinde yaşayan Xinjiang’ın ise gerçek olduğunu belirtti. Birinin ayrılıkçı ve radikal değerleri temsil ettiğini, diğerinin ise kalkınmaya, gelişmeye ve büyümeye odaklandığı söyledi. Malezya temsilcisi Lim Ban Merishani konuşmasında; Malezya’nın Çin, Hint, Malezlerden oluşan üç etnik gruptan oluştuğunu, hatta kendisinin de Malez-Çinli olduğunu belirtti. Xinjiang’da Uygur kökenli çevirmen Hamit Macit’in çok iyi Çince konuştuğunu ve bu durumdan etkilendiğini belirtti. Ayrıca, Urumçi müzesinde 56 etnik grubun bir arada olduğu fotoğrafın çok hoşuna gittiğini belirtti. Tanzanya temsilcisi Abraham Merishani konuşmasında; Tanzanya’da Tanzu, Müslüman ve Hristiyanların bir arada yaşadığını ve Xinjiang’daki durumun benzerinin Tanzanya’da da olduğunu belirtti. Xinjiang’ın tarımda çok iyi olduğunu, özellikle pamuk gibi alanlarda başarısının önemini çizdi. Bu nedenle kendilerinin Çin’den tarım makineleri ithal ettiğini belirtti.

Kapanış Konuşmasında Ma Xingrui kendilerinin hedefinin tüm Çinlilerin mutluluğu için çalışmak olduğunu belirtti. 

Toplantı sonrası Xinjiang gezi heyeti Mai Xingrui ile toplu fotoğraf çektirdi.

Uygurlar Çinlileşmiyor Han kökenli Çinliler Uygurlaşıyor

Batı medyasının Xinjiang’daki olayları çarpıtmasının aksine heyetin gezi başından ve sonuna kadar kullandıkları uçak tren, metro gibi tüm ulaşım araçlarındaki anonsların ve şehir içindeki tüm sokak tabelalarının Çince, Uygurca ve İngilizce yazılmış olması heyetin dikkatini çekti.  Gezi programının tamamlanmasının ardından Türk heyeti Urumçi sokaklarında yürüyüşe çıktı. Urumçi sokaklarının oldukça temiz olması ve parkta dans eden Han kökenli Çinliler heyetin dikkatini çekti. Dans, müzik ve sözleri oldukça tanıdık gelen kalabalığın dans edenlerin hepsinin Han kökenli Çinliler olması heyeti şaşırttı. Urumçi’de uzun yıllar yaşayan iş adamı Serdar Kulu çok önemli bir anekdot paylaştı. Kulu, Urumçi’de her akşam Han kökenli Çinlilerin her köşede Uygur dansı yaptığını hatta dansı öğrenmek için özel kurslara gittiğini belirtti. Son olarak ‘’Sözde batılılara göre Uygurlar Çinlileştiriliyor yalanı uyduruluyor ama tam tersi Çinliler Uygurlaşıyor.’’ diye ekledi. Serdar Kulu, gezinin yeni iş fırsatları yaratılması ve bölgeye dair ön yargıların kırılması için önemli bir fırsat olduğunu belirtti. Kulu, “Bölgede yaşayan Uygurların tek derdinin huzur ve kaliteli yaşam istiyor. Buradaki herkes dışa açılmayı ve fakirlikten kurtulmayı istiyor. Yapılan hızlı tren hatları, otoyollar ve metro hatları sayesinde şehirler güzelleşti ve turist çekim merkezi haline dönüştü.” dedi. Çinliler heyetten birinin eline darbukayı verdiler ve heyeti dans etmeye davet ettiler. Yerel halkla birlikte heyet dakikalarca dans etti ve eğlendi. 

Urumçi'deki bir parkta Uygur dansı yapan Han kökenli Çinliler

Urumçi metrosundaki tabelalar iç dilli Uygurca, Çince ve İngilizce

Haber: Necati Demircan/Şanghay

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Jeopolitico'ya aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü Jeopolitico ismi kullanılmadan kesinlikle yayınlanamaz.

Yorumlar